Yüreklere Bir Çağlayan Gibi Akar Her 30 Ağustos'ta Mustafa Kemal...

Türk milletinin birlik gücünün simgesi bir gündür aynı zamanda.

Ulus olma bilincine inanan, herkesin dilinde bu zafer kavramı var bugünlerde. Ancak bu tarihi zaferin çıkış noktası ve anlamı, özellikle genç kuşaklarda tam olarak ifade edilemiyor.

30 Ağustos tarihi, aslında 26 Ağustos’ta Afyon sırtlarında başlayan ve bizzat Mustafa Kemal Paşa’nın yönettiği bir kurtuluş mücadelesinin, Türk ordusunun mutlak zaferiyle sonuçlanmasını konu ediniyor. Yani işgal güçlerinin geldikleri gibi gittiklerini anlatır bu 30 Ağustos.

30 Ağustos 1922’deki Büyük Zafer’i, 1924 Dumlupınar konuşmasında şöyle anlatıyordu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk:

“Ulusal tarihimiz çok büyük, parlak zaferlerle doludur. Ama Türk Ulusu’nun burada kazandığı zafer kadar kesin sonuçlu, yalnız bizim tarihimize değil, dünya tarihine yeni bir akım vermekte kesin etkili bir meydan savaşı hatırlamıyorum…

Türk Devleti’nin, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli burada sağlamlaştırıldı, ölümsüz yaşayışı burada taçlandırıldı. Bu alanda akan Türk kanları, göklerde uçuşan şehit ruhları, devletimizin, cumhuriyetimizin ölümsüz koruyucularıdır.”

30 Ağustos günü, ilk kez 1924'te Dumlupınar'da Çal Köyü yakınlarında Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal'in katıldığı bir törenle Başkumandan Zaferi adıyla kutlanmıştı. Zaferi kutlamak için iki yıl beklemenin en önemli nedeni 1923 yılının yeni Türkiye açısından, hem ulusal hem de uluslararası alanda yoğunluğun had safhada olmasıydı.

Çal Köyü'nde gerçekleşen ilk törende Mustafa Kemal, milli ruhun canlı tutulmasının önemini vurgulamış ve Meçhul Asker Abidesi'nin temelini eşi Latife Hanım ile beraber atmıştı.

Başkumandan Zaferi, 1926'dan itibaren Zafer Bayramı olarak kutlanıyor.

TÜRK ULUSUNUN ZAFER BAYRAMI KUTLU OLSUN!

Toplum Gazetesi/ALMANYA: (Haber: 30 Ağustos 2017)