ÇÖKÜŞTEN ZAFERE LOZAN - Toplum24
KÖŞE YAZILARI

ÇÖKÜŞTEN ZAFERE LOZAN

Yüksel PAZARKAYA Yazıyor:

ÇÖKÜŞTEN ZAFERE LOZAN

Cumhuriyetimizin 100. yılında bağımsızlık belgesinin, Lozan Barış Antlaşması’nın da 100. yılı. Çağdaş Türkiye’nin varlığının temeli olan Lozan Barış Antlaşması da zaman zaman bilinçsiz ya da doğrudan düşman kişi ve kuruluşlar tarafından önemsizleştirilmek, büyük Lozan zaferi neredeyse hezimetleştirilmek isteniyor.

Tarihi gerçekleri, Türkiye Cumhuriyeti’nin eski Bonn Büyükelçisi Onur Öymen’in „Çöküşten Zafere Lozan – Osmanlı’dan Cumhuriyet’e 200 Yıllık Mücadele“ başlıklı yeni kitabında okuyoruz. (Remzi Kitabevi) Ben bu kitabı okuduktan sonra bunun inkilâp tarihi ders kitabı olarak her genç için zorunlu bir okuma olması dileği doğdu kafamda. Birinci Dünya Savaşı öncesinde Osmanlı’nın hangi nedenlerden, hangi politikalarla çöküş sürecine girdiğini adım adım çözümlüyor Sayın Öymen.

Bu süreç Osmanlıyı aynı zamanda hiç gereksiz yere ve hiç hazırlıksız Birinci Dünya Savaşı’nın ateşine götürüyor. Sevr ile sonuçlanıyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde ve Büyük Millet Meclisi kararlarıyla yürütülen Kurtuluş Savaşı başarıya ulaşınca, Sevr, Meclis tarafından kabul edilmeksizin tarihin çöplüğüne atılıyor. Yerine Lozan Barış Antlaşması yapılıyor. 24 Temmuz 1923 günü imzalanan Lozan Barış Antlaşması, 29 Ekim 1923 günü ilân edilen cumhuriyetin temelini oluşturuyor. Onur Öymen kitabında Lozan görüşmelerinde Türk delegelerinin nasıl büyük bir baskı altına alındığını gözler önüne seriyor.

Özellikle kapitilasyonların kaldırılmasına karşı, başta İngiltere olmak üzere, Avrupa devletleri sonuna kadar direniyor. Baskılara ve tehditlere karşı İsmet İnönü başkanlığındaki Türk heyeti, Lozan’da Kurtuluş Savaşı’nın ikinci, diplomatik aşamasında da büyük bir başarı kazanıyor.

Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlık tapusu oluyor Lozan zaferi. Onur Öymen’in saptaması Lozan ile birlikte dünya güçler dengesinin de değiştiğine işaret ediyor. „Lozan Antlaşması emperyalist devletlerin yenilmez olmadığını da gösterdi.

Kendini dünyanın mutlak hakimi zanneden bazı büyük devletler güçlerinin sınırına geldiklerini gördüler ve başta Amerika olmak üzere başka devletlerle ittifak arayışına girdiler. Nitekim Lloyd George’un yerine gelen Başbakan Bonar Law İngiltere’nin artık tek başına dünyaya jandarmalık yapamayacağını itiraf etti.“ (s.428) İngiltere ve Fransa’ya Çanakkale’den başlayarak sınırlarını gösteren lider Mustafa Kemal Atatürk oldu.

İngiltere Başbakanı Lloyd George, bu gerçeği şu saptamayla itiraf etti. Mustafa Kemal gibi olağanüstü dâhiler, yüzyıllarda bir gelir. Bizim için kötü talih, bu çağın büyük dâhisi Türk milletinden çıktı. Mustafa Kemal’in parlaklığına karşı yapabileceğimiz bir şey yoktu.

Yüksel PAZARKAYA Yazdı.

Toplum Gazetesi/ALMANYA (Makale: 14 Temmuz 2023)

Paylaş

0 Yorum

Yorum Yaz

Yorum yapmak için giriş yapınız.