SPORUN GETİRDİKLERİ VE GÖTÜRDÜKLERİ... (Yorum: Yaşar Arslan) - Toplum24
KÖŞE YAZILARI

SPORUN GETİRDİKLERİ VE GÖTÜRDÜKLERİ... (Yorum: Yaşar Arslan)

Toplum24/ALMANYA (Makale: 5 Ocak 2024)
Yaşar ARSLAN Yazıyor:
 
SPORUN GETİRDİKLERİ...VE GÖTÜRDÜKLERİ...
 
Sayın Spor ve bilhassa futbolsever kardeşlerim.
Toplum gazetesi sahibi ve aynı zamanda yazarı Mehmet Canbolat kardeşimin, yazılarımı bu köşemden siz sayın okurlarımla paylaşma şansını bana vermesi beni çok duygulandırdı. Teşekkür ederim.
 
BELKİ İLK OLMASA DA...
Bizlere son olarak yansıyan, sporu ve birçok sporcuyu içine alan ve bizleri iki üç hafta ya da,uzun bir süreç ilgilendiren, "banka soygunculuğu" dersem? TV kanallarının karşısında bağdaş kurarak oturan bizlere "yedi dereden su getirir" gibi her iki günde bir "doğruysa" eğer? çeşitli açıklamaların gündeme getirilmesi. Polisiye romanlarındaki "katili arayıp buluncaya"kadar heyecan verici sayfalarını okuyarak sonuca varmak amacı ile yazarın peşinden koşarak bir gecelik uykuyu feda edip mutlu ya da umut edilemeyen bir son olsa dahi. Biz sporseverlerimiz için pek öyle çok yakında bitmeyecek gibi görünen bir kovalamaya benzer bir heyecan ile beklentimiz olmaz. Diye düşünüyorum. 
 
HAKiM..SAVCI VE TEK ELLE SAYILAMAYACAK KADAR AVUKAT...
Bilmem kaç Milyon Euro ve TL`nin peşinden araştırma terleri döküyorlar. Her köşeden gelen yeni bir sızıltı takip ediliyor. Belki de yüzün üzerinde insan olayin içine karışmış olduğu görüntüsü veriyor bizlere. Dışardan olaya el uzatanların hedefi, dostları ya da arkadaşlarını olay dışında olabilmeleri için örtbas etmek hatta cezalandırılmasın diye plase vuruşlarla oyunun gerceğini kapatmaya çalışan bir çok insan var. Hatta Fatih Terim'in yıldırım hızıyla Yunanistan'a Teknik Direktörlük görevine koşmasının, bir başka anlamı var diye düşünenler bile olabilir. Sayın okurlarım.
Şimdilik bize hiçbir kapının tam açilacağı görüşünü vermeyen mücadelenin harmanlanarak daha da açığa çıkmasını beklemek gerekiyor.
 
 
BEN İZNİNİZLE BU ÇOK UZUN SÜRECEK DAVA VE DAVALARI..
Kontrol altına almaya çalışan hakim ve savcıya bırakarak. Son günlerimizin gündeminde yeşeren yeni bir futbol skandalını sizinle paylaşmak istiyorum. RİYAD' daki  Galatasaray- Fenerbahçe maçının oynanmadan yuvaya dönmesinin nedenine bir göz atalım.
 
İlk önce sayın önderimiz, Mustafa Kemal Atatürk'ün resimli spor gömleklerini giyilmemesi, ve İstiklal milli marşımızın Türkiye' de her zaman olduğu gibi maçtan önce okunmaması. Maçtan önceki yanan ateşi adamakıllı körükledi sayın futbolsever kardeşlerim. Uzaktan yakından bakıldığında  olayın içersinde demesek de çok yakınındaki birçok siyasi elin duruma hakim olmayı amaçlayan görüşü.
 
Siyasi birkaç  elin, Fenerbahçe ve Galatasaray kulüplerine Türkiye Futbol Federasyonu Büyükekşi aracılığıyla Riyad tarafından ya da diğer bir iki şirketin para ödenmesi gündeme gölge düşürüyor. Aslında Riyad Futbol federasyonunun,daha önceden Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı  Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili kabullenemez yasakları bildirmiş olması? Ve şayet bu bilgileri TFF almadıysa, ya da alıpta "gidelimde orada hallederiz" görüşünün riskini kulüplere bildirmiş olmaması.Düşündürüyor insanı.
 
Ayrıca bu arada sahadaki yüzlerce Türk taraftarının haberi dahi olmadan hep bir ağızdan Milli marşımızı okumalarını önlemek amaci ile sahanın opörlörlerinden marşımızın duyulmaması için yüksek sesle müzik yapılması. En önemli olanı da Riyad şehrinde yapılacak iki Türk takımının maçının dışardan gelen güçlerin birçok siyasi nedenlerin oyuna katılması.
 
Nedeni tam anlamı ile açikliğa kavuşmayan geri dönüş ve takımlarımızın dönüşünden sonraki ve hatta hala devam eden siyasi görüşlerin ucundan da olsa gündeme düşmesini açıklığıyla anlatabilmenin zor olduğunu gören sayin Cumhurbaskanı Erdoğan'ın açıklaması. "Spora sisayetin karişmaması gerekir" Buna izin vermememiz gerekir" cümlesi her ne kadar doğruysa da önlenmesini kim görevlenecek? O da ayrı bir muamma. Acele olarak hasta olması gereken Futbol Federasyon Başkanı mı sahneye çikarak gerceği açıklayacak?
 
Futbol kamuoyunun Büyükekşi' nin istifası ile ilgili baskısına karşın, Büyükekşi siyasilerle yakın ilişkilerini kullanarak göreve devam etmek için görüşmelerini sürdürerek mi görevde kalmayı sağlamaya çalışıyor ya da planlıyor?
Sonuç olarak ortada tam anlamı ile görünmese de, birkaç gurubun istemedikleri spor kulüplerini ve halkın gözünde Atatürk' ün gücünü göstermek istemeyenler mi var. Sofra basında.
 
Yazıma son vermeden önce, Nasrettin hocanın bir hikayesi geliyor insanın aklına. 
Nasrettin Hoca bir gün acele ile eşeğine ters binmiş.Kendisini öyle görenler gülerek "hocam hocam eşeğine ters oturmuşsun" diyerek alay ederlerken, rahmetli Nasrettin hocanın cevabı "hazır kişiliği olduğundan". "Ben eşeğime masus öyle oturdum. Çünkü arkamdan gelen sizlerin ne yaptığını daha iyi görebilmek için" diyerek atlatmış durumu.
 
Şimdi biz de Nasrettin Hoca gibi birisinin ilk önce banka ile ilgili soygununu ve sonradan da, Avrupayı da aşarak Suudi Arabistan'ın simalarına kadar uzanmış. 1905 tarihinde kurulan Galatasaray kulübü ve 1907 tarihinde kurulmuş Fenerbahçe kulübünün neden Riyad' da yapılacak karsılaşmayı bırakarak dönüş hikayesinin nedenlerini, günün birinde ortaya çıkarak kim anlatacak?. 
85 milyon olmasa da güzel Türkiyemizin milyonlarca sporseverleriyle birlikte paylaşabilsek. 
 
Kalın sağlıcakla...
 
Yaşar ARSLAN Yazdı.
Toplum24/ALMANYA (Makale: 5 Ocak 2024)

Paylaş

0 Yorum

Yorum Yaz

Yorum yapmak için giriş yapınız.