YİNE TERÖR... YİNE ŞEHİT... TÜRKİYE YASTA! - Toplum24
KÖŞE YAZILARI

YİNE TERÖR... YİNE ŞEHİT... TÜRKİYE YASTA!

Toplum24/ALMANYA (YazıYorum: 12 Ocak 2024)
 
YİNE TERÖR... YİNE ŞEHİT... YİNE DERİN BİR ACI...
YETER ARTIK! YETER! BİRŞEY YAPIN.
ANALARI DAHA FAZLA AĞLATMAYIN. SABIR TAŞIYOR...
 
Türkiye'nin yüreğine yeni bir ateş daha düştü.
12 Ocak Cuma akşam sularında Kuzey Irak'tan gelen acı haber, tüm ülkeyi bir anda yasa boğdu.
Pençe-Kilit adı verilen ve terörle mücadele kapsamında süren sınır ötesi askeri operasyonda, ilk gelen bilgilere göre, 6 Mehmetçik şehit düştü. Savunma Bakanlığı, 6 askerimizin de, çatışmalarda yaralandığını bildirdi.
 
Gecenin ilerleyen saatlerinde şehit sayısı 9'a çıktı. Yaralı Mehmetçi sayısı 4.
Dün geceden beri sadece bu şehitlerin evinde değil, tüm Türkiye'de acılar alev alev büyüyor.
Öfkemiz büyük. Tek dileğimiz, şehit sayımızın daha fazla artmaması.
 
Siyasi partilerin, hafta sonuna özgü tüm programını iptal edip, Ankara'ya dönmesi haberleri geldi gece sularında.
Acı büyük, öfke büyük ve gencecik ana kuzularının terörle mücadelede, vatan uğruna şehit düşmesi acısı, öyle kolay kabullenilebilecek gibi değil artık.
Millet burnundan soluyor.
 
 
Şimdi, kimi yetkililer çıkıp, yine "Vatan Sağolsun" diye açıklama yapacaklar. Ve bu şehitlerimizin de kanlarının yerde kalmayacağı yolundaki klasik teselli sözleriyle, görevlerini yapmış olacak.
Ama şunu unutmasınlar. Millet herşeyin farkında artık. Yediden yetmişe hepimiz farkındayız, Türkiye'nin yönetiminde birşeylerin doğru gitmediğini her gün görüyoruz. Söze teselliye gerek yok.
Boş laflar üretmeye, gerek yok artık.
 
Birşeyler yapın artık beyler, her seferinde laf değil, etkili birşeyler üretin artık. Terör bitsin. Gencecik Mehmetciklerimiz ölmesin. Analar daha fazla ağlamasın.
Yeter artık. Bu millet, bir gün nihayet huzuru tadsın.
Sabrımız taşıyor. Yeter, yeter artık!
Ateş düştüğü yeri yakar beyler.
 
Analar, babalar o yavrularını bir daha asla göremeyecek ve sizler hala egolarınıza yoldaş biçimde, kendi siyasi çıkarlarınızın falına bakmakla meşgul olacaksınız.
Ne diyeceğimi bilemiyorum.
Kendi evladım ölmüş gibi, o anne babaların acısını yaşıyorum.
Milletimizin başı sağolsun, diyorum.
 
Şehit evlatlarımıza Tanrı'dan rahmet diliyor, sonsuzluk yolculuklarının huzur olmasını temenni ediyorum. Bir diğer dileğim ise, yaralı kardeşlerimizin sağlığına bir an önce kavuşmasıdır.
 
Aynı şekilde acılı ailelere de sabır diliyorum, elimden başka bir şey gelmediği için... Ne diyebilirim ki!
Çaresizliğimden, acımı ve üzüntümü ancak kaleme sığınarak, dışa vurabiliyorum. Ülkeyi her geçen gün biraz daha umutsuzluğa sürükleyenlere olan tepkimi de...
...//
"...bulutlar, sinsi tuzakla sabır ve sınırları habire zorlarken
gökyüzüne nöbet yıldızlar, çoktan durmuştu ağıta oralarda
sağa sola savrulu, o kanlı yağız bedenleri gibi mehmetler'in
bir gün terhis olunca, annelerine bir ev alma özlemi gibi
en sona kalmış körpe düşleri de, emanetti artık dağlara...
 
saçları her sabah özenle taralı, memleket kokan delikanlılar
şehit düşmüş ilk ana kuzuları değil ki onlar, bu topraklarda
vuruldular beklerken bir akşam vakti sınır boyunu cansiperane
daha dün gibi saçlarını okşayan biricik anaları vardı akıllarında
ve yavukluya yazılı bir mektup da saklıydı, kanlı koyunlarında..."
 
Mehmet CANBOLAT Yorumladı.
Toplum24/ALMANYA (YazıYorum: 12 Ocak 2024)

Paylaş

0 Yorum

Yorum Yaz

Yorum yapmak için giriş yapınız.